Dolar/TL 23,56’yı aştı: Kur neden yükseliyor?

Dolar/TL 23,56’yı aştı: Kur neden yükseliyor?

Dolar/TL kuru Çarşamba günü yaklaşık yüzde 7 yükseldi. Bu kurda, Aralık 2021’den bu yana bir günde görülen en yüksek artış oldu.

Kur bugün de yükselmeye devam ediyor ve 23,56’yı aştı.

Bloomberg haber ajansı, kurdaki bu yükselişi kamu bankalarının piyasaya müdahale etmeyi kesmesine bağladı.

Reuters haber ajansı da Merkez Bankası’nın rezervlerindeki düşüşün durduğunu aktardı.
Seçim öncesi Merkez Bankası’nın dolar/TL kurunu baskılamak için kamu bankaları aracılığıyla piyasaya müdahale ettiği aktarılıyordu.

Bu müdahalenin seçim sonrası durması beklentisiyle çoğu yabancı kurum kurun yükseleceğini tahmin ediyordu.

Diğer yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın net rezervinin seçimden sonraki hafta eksi 5,7 milyar dolarla tarihi düşük seviyeye gerilediği açıklandı.

TCMB verilerine göre brüt rezervler 2 Haziran haftasında 100,5 milyar dolar olarak kaydedildi.

Net rezervler ise aynı dönemde eksi 5,7 milyar dolar oldu.

Bir önceki haftada net rezervler eksi 4,4 milyar dolar olarak gerçekleşmişti.

Hafize Gaye Erkan, Merkez Bankası’nın ilk kadın başkanı oldu
Mehmet Şimşek ekonomide yeni bir sayfa açabilecek mi?
Kur tahminleri güncellendi
Seçimlerin ardından dolar/TL tahminini revize eden Commerzbank yıl sonu kur beklentisini 20’den 25’e yükseltmişti.

Goldman Sachs analistleri ise 3 Haziran tarihli raporlarında üç aylık dolar/TL tahminini 19’dan 23’e, altı aylık tahmini 21’den 25’e, on iki aylık tahmini 22’den 28’e yükseltti.

Türk Lirası bu yıl dolara karşı yaklaşık yüzde 18 değer kaybetti.

Mahfi Eğilmez: Seçim politikası
Ekonomist Mahfi Eğilmez, kurda yaşanan harekete dair yazdığı blog yazısında seçim öncesi uygulanan politikalara işaret etti.

Yüksek enflasyona rağmen düşük faiz politikası takip edilmesinin yanlış olduğunu, “bugün gelinen aşamada, zembereğin boşalmasıyla birlikte, dolar kurunun normal düzeyine geldiğini” kaleme aldı:

“Benim yanlış diye yorumladığım bu ekonomi politikası bazı başka yorumculara göre bilerek istenerek seçim kazanmaya yönelik uygulanan bir politikaydı.

“Bu yorumu yapanların haklı olduğunu düşünüyorum. Ekonomi politikası yaklaşık iki yıldır tümüyle seçime endeksli olarak yürütüldü ve ekonominin ağır yara almasına aldırış edilmedi.”

Merkez Bankası’nın eski baş ekonomistlerinden Hakan Kara ise Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Türk varlıkları dolar cinsinden ucuzlatılıp bir eşikten sonra faiz artışıyla sermaye girişi amaçlanacak gibi görünüyor. Pratikte bunu yapmak kolay değildir ama döviz işlem kısıtlamaları devam ederken mümkün olabilir” dedi.

‘TL krizinin başlangıcı gibi’
İngiltere’deki InTouch Capital Markets veri şirketinin kıdemli döviz analisti olan Piotr Matys, bugün TL’de görülen keskin değer kaybının kurun daha serbest hareket etmesine izin verileceğinin sinyali olduğunu söyledi.

Reuters’a konuşan Matys, kurun yüksek enflasyon ve düşük faiz politikasına uyum sağladığını aktardı.

Commerzbank’ın kur araştırma masasının başında bulunan Ulrich Leuchtmann ise yine Reuters’a yaptığı açıklamada, oluşan tablonun “TL krizinin başlangıcına benzediği” tanımını yaptı.

Leuchtmann, “Eğer herhangi bir kalıcı değişiklik görmezsek Türkiye devalüasyon ve yükselen enflasyon sarmalında kalabilir, bunun da nerede biteceğini görmek güç olur” diyerek TL’nin gerçek değerini hesaplamanın zor olduğunu aktardı.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’na atanan Mehmet Şimşek’in bundan sonra nasıl bir ekonomi politikası izleyeceği kurun ve enflasyonun gidişatında belirleyici olacak.

ABD’de yaşayan ekonomist Hafize Gaye Erkan’ın Merkez Bankası’na başkan olarak atanabileceğine dair haberler de faizin yükseltilebileceğine işaret olarak algılanıyor.

Ancak Erdoğan seçim öncesi CNN’e verdiği röportajda düşük faiz politikasından vazgeçilmeyeceğini söylemişti.

Piyasalar biraz da bu gelişmelere göre önümüzdeki günlerde şekil alacak

Paylaş