Akşener: Bugüne kadar açıkladığın en iyi paket, damadını paketlemendi

Akşener: Bugüne kadar açıkladığın en iyi paket, damadını paketlemendi

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında konuşuyor. Akşener’in konuşmasından başlıklar şöyle:

“Bu ülkede millete “terörist” diyenler, “Andımız”ı yasaklayanlar oldu. Küçüklerini korumak yerine onlara göz dikenler elbetten “Andımız” okunmasın ister. “Andımız” milletimize sevgidedir.

“Andımız”a el uzatmaya cüret edenlere inat “Ne mutlu Türküm diyene”

Bakanlıklarımız içinde ikisinin başında “milli kelimesi” vardır. İşte o nedenle Millî Eğitim Bakanlığı’nın “Andımız”la yargı üzerinden mücadeleye girmesi acı olduğu kadar ironiktir.

Danıştay’ın 2018 yılında verdiği “Andımız yeniden okutulmalı” kararının ardından bu kürsüden birçok defa kararı uygulayın çağrısı yaptım. İktidardan da ortaklarınından da ses çıkmadı. Danıştay kararına rağmen 3 yıldır ortağına “Andımız”ı okutun diyemeyenler şimdiyse çıkmışlar bu karara isyan ediyormuş gibi yapıyorlar. Allah kimseyi böyle yoldan çıkarmasın.

Devlet yönetmek ciddiyet, akıl, sağduyu ister. Milletinin çıkarlarını gözeten bir irade ister. Uluslararası ilişkilerde atılacak her adım ince hesaplar, isabetli kararlar ister. O nedenle koca Türkiye Cumhuriyeti’ni paşa gönlüne göre yöneten anlayışın adım atabilmesi bile mümkün değildir. Mısır konusunda bazı açıklama ve girişimler var. Geçen cuma da sayın Erdoğan, cuma sonrası gıybeti seasında konuştu. ‘Bir tık altında sürecek’ dedi. Dışişleri mensupları nasıl tercüme edecekler işleri zor. Şu devlet insanı ağırlığına bakar mısınız? “Şahsım diplomasi”sinden “tık” diplomasisine terfi ettik.

“Bir tık” ne demek? Rabia yapmayacaksınız, 3 parmak mı göstereceksiniz?

“Bir tık aşağısı” demek “Oylarım düşüyor, dış politikada zor durumdayım, kendimi kurtarmak için Sisi’yle görüşmem lazım, bunu nasıl yapacağım” demektir, tercümesi budur. Devlet akılla, planlamayla yönetilir

Gün gelir Erdoğan’ın iktidarının devamı Mısır’la, İsrail’le el sıkışmayı gerektirir, o zaman ne Rabia Meydanı, Gazze, Mavi Marmara Erdoğan için önemli değildir. Gün gelir sayın Erdoğan’ın iktidarının devamı PKK ile masaya oturmayı gerektirir. İşte o zaman ne şehitlerimiz ne memleket bütünlüğü sayın Erdoğan için önemli değildir. Sayın Erdoğan ve arkadaşlarının insanların değerlerine duydukları saygı işte bu kadardır. Olan kutuplaşan milletimize, ekonomimize olur. Değerler kullanışlı olduğu zaman savunulur.

Sayın Erdoğan’ın ergen siniri, dış politikayı iç siyasete malzeme eden çarpık stratejisi nedeniyle devletimizin güvenliği zayıflatıldı, çıkarları da kollanamadı. Sayın Erdoğan seçim kazandı, maalesef Türkiye kaybetti. 8 yıllık akılsızlığın ardından gelinen nokta işte budur. Bundan iki yıl önce İstanbul seçiminde vatandaşımıza, ‘Sisi’ye mi yoksa Mursi’ye mi oy vereceksiniz’ demişti.

Erdoğan ekonomide reform paketini açıkladı. Döviz kuru arttı. Ekonomi artık dikiş tutmuyor. Damadın da her ay paket açıklıyordu, sonunda paket oldu. Geçmişten ders al.

Eylem planı yapmaktan eylemin kendisine bir türlü fırsat bulamıyorlar. Saray danışmanları eskileri kopyalayıp yapıştırmışlar.

Pakette öyle maddeler var ki Erdoğan’a karşı. Temsil ağırlamaya harcama sınırlama getirilecekmiş. Çakarlı lüks arabalara, banka yönetimine atanan güreşçilere kısıtlama geliyor. Bravo.

Hesap verilebilirliğe Merkez Bankası’nın buhar olan 128 milyar dolarından başlayalım. Siyasette alıştığın polisiye tedbirleri ekonomiyi uygulamayı artık bırak.

Paris İklim Anlaşması’nı hemen onayla, biz arkanızdayız.Madem gıda israfı konusunda aniden hassasiyet geliştirdin, soğuk havada çürüyen patates ve soğanları hemen satın al ve fakir fukaraya dağıt.

Bu millete zulüm etme.

Bugüne kadar açıkladığın en iyi paket, damadını paketlemendi. Dolar anında bir lira düşmüştü. Bu kez de çiftçimize bir kez olsun iyilik yap bu kez de Tarım Bakanı’nı paketle. Şu mübarek ramazan önce milletimizi sevindir.

Sürekli büyüyen tek partiyiz. Türkiye’yi kim yönetmeli? Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yok.”

Paylaş