Tutuklanan gazetecilere MİT Kanunu’na muhalefet ettikleri gerekçesiyle dava

Tutuklanan gazetecilere MİT Kanunu’na muhalefet ettikleri gerekçesiyle dava

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından MİT mensubunun ifşa edildiği gerekçesiyle 7’si gazeteci 8 şüpheli hakkında açılan soruşturma tamamlandı. Oda TV Haber Müdürü Barış Terkoğlu ile Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’ın da aralarında bulunduğu 8 kişi hakkında 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nca yürütülen soruşturma geçtiğimiz günlerde tamamlandı.

Savcılık, Oda TV Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, haberin sahibi Hülya Kılınç, Yeniyaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yeniyaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, Birgün Gazetesi Yazarı Erk Acarer, Yeniçağ Gazetesi yazarı Murat Ağırel ve CHP Akhisar Belediyesi Basın Birimi görevlisi E.E. hakkında iddianame düzenledi.

Şüpheliler, MİT Kanunu’nun 27. Maddesi ile TCK’nın 329. Maddesi’nden (Gizli kalması gereken bilgileri açıklama) iddiasıyla 7 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.

Madde 27

Millî İstihbarat Teşkilatının görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgeleri, yetkisiz olarak alan, temin eden, çalan, sahte olarak üreten, bunlar üzerinde sahtecilik yapan ve bunları yok eden kişiye dört yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.

MİT mensupları ve ailelerinin kimliklerini, makam, görev ve faaliyetlerini herhangi bir yolla ifşa edenler ile MİT mensuplarının kimliklerini sahte olarak düzenleyen veya değiştiren ya da bu sahte belgeleri kullananlara üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilir.

Birinci ve ikinci fıkra kapsamındaki bilgi ve belgelerin; radyo, televizyon, internet, sosyal medya, gazete, dergi, kitap ve diğer tüm medya araçları ile her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim araçları vasıtasıyla yayımlanması, yayılması veya açıklanması hâlinde; 9/6/2004 tarihli ve 5187 sayılı Basın Kanununun 11 inci maddesi ile 4/5/2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun 4 üncü ve 6 ncı maddeleri hükümlerine göre sorumlulukları belirlenenler ile bunları yayanlar hakkında üç yıldan dokuz yıla kadar hapis cezası verilir.

Bu Kanun kapsamındaki görev ve yetkilerin kullanılmasını engelleyenlere üç yıldan beş yıla kadar, ihmal veya suistimal suretiyle önleyenlerle yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir.

Söz konusu fiillerin MİT mensuplarınca işlenmesi hâlinde verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.

İstifa işlemleri tamamlanmadan görev yerini terk eden, görev yerinden veya görevi icabı bulunmak zorunda olduğu yerden izinsiz veya mazeretsiz olarak kesintisiz on gün süreyle ayrılan MİT personeli, yürütülecek idari soruşturma sonucuna göre Devlet memurluğundan çıkarılır. Bu kişilere iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir.”

Ne olmuştu?

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Libya’da “birkaç tane asker”in şehit düştüğünü açıklamasının ardından, bölgede hayatını kaybeden devlet görevlilerine ilişkin haber ve iddialar kamuoyuna yansımaya başladı.

Gelişmeleri haberleştiren Yeniçağ, daha sonra haberini yayından kaldırmış, Odatv ise ‘Sessiz, sedasız ve törensiz defnedilen Libya şehidi MİT mensubunun cenaze görüntülerine Odatv ulaştı’ başlıklı bir haber yayımlamıştı. Odatv, haber nedeniyle ‘MİT mensubu ve ailesinin bilgilerini ifşa etmek, aile üyelerinin güvenliğini riske atmak’ iddiasıyla suçlandı.

İyi Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, yaşanan gelişmeler sonası TBMM’de düzenlediği basın toplantısında “Libya’da limanda bombalanmaya çalışılan bir geminin yanındaki deponun vurularak patlaması sırasında 2 şehit verdik. Saray rejiminin izlediği hatalı politikaların bedelini sahada çarpışanlarımız ödemeye devam etmektedir. Libya’daki iç savaşa katılmanızın Türk halkı tarafından kabul edilmediğini görerek, şehit haberlerinin gelmesine halkın tepki vereceğini düşünerek mi bazı haberleri gizliyorsunuz? Yaptığınız hiçbir şeyin makul bir izahı yok” diye konuşmuştu.

Haber sonrası Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu ve muhabir Hülya Kılınç “İstihbarat faaliyeti ile ilgili bilgi ve belgeleri ifşa etmek” suçlamasıyla gözaltına alınmıştı. Terkoğlu ve Kılınç, dün (5 Mart 2020 Perşembe) sevk edildikleri Sulh Ceza Hâkimliği’nce tutuklanmışlardı.

Terkoğlu ve Kılınç’ın tutuklanmasının ardından Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivanda soruşturmaya dahil edilmiş, bugün (6 Mart 2020 Cuma) Çağlayan Adliyesi’nde ifade vermişti. Pehlivan, akşam saatlerinde tutuklama talebiyle sevk edildiği nöbetçi İstanbul 8. Sulh Ceza Hâkimliği’nce tutuklandı.

Pehlivan’ın tutuklanmasının ardından, aynı soruşturmaya dahil edilen Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ferhat Çelik, Sorumlu Müdür Aydın Keser ve Yeniçağ gazetesi yazarı Murat Ağırel de tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Gazeteciler, nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

6 Mart’ta serbest bırakılan Çelik ve Keser 8 Mart’ta tekrar gözaltına alındı. Ağırel ise ifadeye çağrıldı. Gazeteciler devam eden süreçte MİT Kanunu’na muhalefet gerekçesiyle tutuklandı.

16 Nisan’da İyi Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ hakkında da ‘Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’ çerçevesinde dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle fezleke düzenlenerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderildi.

Kaynak: T24

Paylaş